10 Şubat 2011 Perşembe

Being a PhD..

Geçen Twitter'da doktora yapmanın ne de güzel tarafları var diyordum.. Zaten o da olmasa çekilmez:)) Yine zor bir gündü benim için (ve hasta partnerim için).. Üstelik nereye dokunsam çarpıldım.. Abartmıyorum en az 9-10 kez çarpıldım bugün.. Nasıl stresliysem artık..

Benim Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümünde doktora yaptığımı biliyorsunuz sanırım.. Sözel bir bölümde doktora yapıyor olmanın tersine her gün laboratuvara gitmenizin şart olduğu bir bölüm bu.. Yani alayım kaynakları evde okuyayım, araştırayım diyemezsiniz.. Yüksek Lisans tezimi yaparken her hafta çarşamba ve perşembe geceleri okulda kalırdım.. Yani çarşamba sabahından cuma akşamına kadar hiçbir yere çıkmadan.. Hatta bazen haftasonuna sarkardı.. Bu aşağıdaki resim o günlerden.. O zamanlar bir arkadaşım çekmiş, bana mail atmış:) Yazmış bir de "istediklerimi yapmazsan bu fotoğrafı her yere dağıtırım" diye.. Bu derece rezil olduğum, berbat bir fotoğrafımı buraya koymaktan çekinmiyorum:))



Pek çok kişi işine doğal olarak süslenip püslenip gider.. Ama eğer labda sabahladıysanız umrunuzda olmaz bu.. Resimde gördüğünüz üzere eşofmanları geçirmişim üstüme:) Ayağımda da terlikler var, göremiyorsunuz.. Ekrandaki grafiklerden tezimi yazmaya çalıştığım anlaşılıyor.. Üstelik hastayım (bknz. nerdeyse bitmiş kağıt mendil paketi)..

Kolay değil.. Daha pek çok zorluğu var.. Gece onda-onbirde eve gitmek ya da sabahlamak olağandır.. Öğle yemeğini kaçırmak olağandır.. Çok hasta da olsanız çalışmak olağandır.. Haftasonu çalışmak olağandır. İstisnasız herkes böyle çalışır bizde.. Kendinden pek çok şey vererek.. Kocasını, çocuğunu, ailesini bırakarak..

Ama bazı anlar var ki, iyi ki bu işi yapıyorum dersiniz.. Mesela kıyafet zorunluluğu yoktur, istediğiniz gibi giyinirsiniz.. Herkes bir parça delidir.. Koridorlarda elinde deney tüpleriyle dans eden, şarkı söyleyen, ıslık çalan tipler görmeniz normaldir, siz de hemen bir yerinden katılırsınız.. Doğum günü kutlamak için bir labda toplanır, halay çeker, yeni öğrendiğiniz apaçi dansını uygulamaya çalışırsınız.. Deney yaparken, hele geceyse son ses müzik açar, bir de bağıra çağıra eşlik edersiniz.. Yanlışlıkla E.coli yutar, amanın ben naptım der ama sonra gülüp geçersiniz.. Jelde DNA görürsünüz mutlu olursunuz, sabah bir bakarsınız bakterileriniz üremiş mutlu olursunuz.. Gün gelir bir çıkmaza girersiniz.. İşler yolunda gitmez.. Oturup tartışabileceğiniz bir dolu kişi bulursunuz..

Evet kolay değil.. Vücudunuz yorulur, kafanız yorulur.. Sevdikleriniz, aileniz de sizle beraber yorulur.. Sitem ederler hatta.. Ama.. Yine de güzeldir:)

2 yorum:

  1. Öyle güzel taraflarını yakalamışsınız ki hayatın ve de işinizin ben oturduğum yerden keyif aldım. Zaten bir iş böyle yapıldı mı güzel ve manidar.. Geçmiş olsun ve kolaylıklar..

    Can Dündar'ın yazısına ben de canı gönülden katılıyorum.. misal: bknz. bugünkü yazım

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim.. Bahsettiğniz yazınızı okudum ben de gülümseye gülümseye:)) sonra gitme isteği büyüdü içimde.. ne kadar tehlikeli..

    YanıtlaSil