Efendim konuya girmeden önce belirteyim ki ben bir edebiyat dahisi değilim.. Beni okurken farkettiğiniz üzere, ne kadar uğraşsam da bolca hata yapıyorum yazarken.. İngilizcem gayet iyi de olsa edebi bir eseri çeviremem (verin makale çevireyim orası ayrı:)).. Edebi bir eseri çevirmek gerçekten o yönde düşünmeyi ve apayrı bir yeteneği gerektiriyor bana kalırsa..
Evet bunları yapamam ama ben kendimi bildim bileli okurum.. Okumayı söktüğüm gün sınıfımızın küçük kütüphanesinden her gün bir kitap alarak başladım.. Ortaokul günleri klasiklere başladım.. O zamanlar bazı kitapları anlayamadıysam ikinci kere okurdum.. Lisede bir sene (yaz tatili çıkarsa 9 ay) 53 tane kitap okudum..
Bu beni hiçbir şey yapmaz elbet biliyorum.. Ama iyi ya da kötü bir edebi zevkim vardır.. Beni biraz olsun tanıyan kişilerin hakkımda söyleyebilecekleri en belirgin özellik budur.. Ayrıca yine beni tanıyan kişiler benim ayrım yapmadan okuduğumu bilirler.. Beğenmek ya da beğenmemek başka bir konu.. Ben ne bulsam okurum.. Çok sevdiğim, ayılıp bayıldığım yazarların dışında biri bana bir şey önersin okurum.. Al bunu oku desin onu da okurum.. Beğenmediysem de kimsenin zevkine bir söz etmeden belirtirim bunu.. Sevmedim bana göre değil demekten gocunmam.. Kimse de gocunmamalı elbet.. Belki birisinin çok büyük bir yazar olduğunu tüm dünya kabul ediyordur da sen okumuş ama hiç sevememişsindir.. Olmayacak şey mi? Hiç değil.. Herkes her şeyi sevemez.. Mesela ben Yaşar Kemal okurken kendimden geçerim de Orhan Kemal'i bir türlü okuyamam.. Ne kadar istesem de yapamam.. Eee Orhan Kemal kötü bir yazar mı? Değil tabii ama ben sevmek zorunda değilim.. Benim onun kitaplarını sevmeyişim onun değerini düşürmediği gibi hayranlığım da onu yüceltmez..
Bunun dışında mesela Shakespeare'e bayılırım.. Bazı geceler açar açar okurum.. Hem İngilizce hem Türkçe okurum.. Türkçe okumaktan daima daha büyük zevk alırım.. Her şeyi Türkçe okumayı daha çok severim zaten o ayrı.. Çünkü Türkçe benim anadilim.. Ve evet konuşmayı, okumayı seviyorum anadilimde..
Shakespeare çevirisi deyince de aklıma Can Yücel gelir.. Evet çeviridir okuduğunuz aynı kapıya çıkar ama o ne lezzettir.. Onun çevirilerini okumak nasıl bir zevktir.. Bir Shakespeare oyununu İngilizce ya da Türkçe okusanız çok farketmez bence.. Yani İngilizce okusam da Türkçe okusam da aynı lezzet..
Ama Can Yücel çevirisi mi İngilizcesi mi? Can Yücel çevirisi fark atar benim için orijinaline.. Neden çünkü ben Türkçe düşünür Türkçe konuşurum. İngilizce okuduğum bir şeyi her ne kadar anlasam ve beğensem de iyi bir Türkçe çeviri daima tercihimdir.. Şimdi söz konusu örneğe bakalım..
Sone 66
Tired with all these, for restful death I cry,
And needy nothing trimm'd in jollity,
And purest faith unhappily forsworn,
And guilded honour shamefully misplaced,
And maiden virtue rudely strumpeted,
And right perfection wrongfully disgraced,
And strength by limping sway disabled,
And art made tongue-tied by authority,
And folly doctor-like controlling skill,
And simple truth miscall'd simplicity,
And captive good attending captain ill:
Tired with all these, from these would I be gone,
Save that, to die, I leave my love alone.
Can Yücel Çevirisi
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen' e
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama.
Shakespeare ne kadar İngilizse Can Yücel çevirisi o derece Türk.. Sadece bir Türk'ün okurken tat alabileceği bir çeviri.. Türkçe bilen bir yabancı sanmıyorum aynı derecede hoşlansın bu çeviriden..
Bu akşam Ümit Ünal 66. soneyi çevirdiğini belirtti.. Bloguna da koymuş.. Meraklısıyım ya açtım baktım hemen.. Bana göre gerçekten de iyi, temiz bir çeviri olmuş.. İzin almadım o nedenle buyrun buradan çevirisini okuyun.. Mesela ben özellikle "Hep ırzına geçilmiş en temiz değerlerin," "Basit gerçeğin adı olmuş sana basitlik" kısımlarını çok çok beğendim.. Evet çok güzel bir çeviri ama benim için Can Yücel'den iyi değil.. Ben de fikrimi belirtmek istedim.. Olamaz mı?
"can yücel elbette çok büyük ama shakespeare o tadı vermiyor deyişiniz ukalalık zirvelerinde hayli yüksek bir zirve."
Haydaaa.. Benim söylediğimle bunun ne ilgisi var diye baktım bir süre.. Sanmış ki ben Shakespeare'e laf ediyorum.. Eee asıl yazar Shakespeare'ken neden ona laf edeyim.. Ben nasıl bir salağım?! Nasıl bir kendini bilmezim.. Oturdum uzun uzun anlattım.. Söylemek istediğim gerçekte nedir, neyi yanlış anlamış.. Beni tanımadan nasıl ve neden ukala yaftasını yapıştırıyorsunuz.. Ve bakın yine cevaba
"insanın tam anlamadığı bir konuda şaka yollu bile olsa ahkam kesmesine gerek yok efendim. neyse akşam akşam böyle konulara üzülmeyin."
Tam anlamadığım bir konu?! Evet Türk Dili ve Edebiyatı ya da İngiliz Dİli ve Edebiyatı ya da her ikisini birden okumadıysanız bu konuda ahkam kesmeyin.. (Ahkam kesmek?!!!)..
Hangisini tam anlamadığım da meçhul.. Shakespeare mi Can Yücel mi yoksa Ümit Bey mi? Ya da İngilizce'yi mi tam anlamıyorum yoksa Türkçe'yi mi?
Edebiyat kimsenin tekelinde değil.. Belki anlamadığım bir konudur ama benim de bu konuda belli bir zevkim vardır.. İyi ya da kötü.. Shakespeare seviyorum.. Onu dilediğim gibi okuma özgürlüğüne de sahibim.. Ve hangi okumamdan zevk aldığımı bildirmekte de özgürüm.. Ve evet tekrar ediyorum Can Yücel çevirisi varsa elimde açıp İngilizcesini okumam.. Çünkü Can Yücel çevirisinden daha büyük zevk almaktayımdır.. Başka birinin çevirisi varsa elimde İngilizcesini de tercih edebilirim..
Ümit Bey yanlış anladı beni belli.. Ben derdimi anlatınca da dinlemedi demek ki!! E olabilir, zamanı yoktur belki.. Ama keşke verdiği tepkilerin dozunu ayarlasaydı.. Ukala, ahkam kesiyorsun gibi çıkışlar yapmasaydı.. Herkes birer büyük sırdan ibarettir.. O görünüşlerin altından ne çıkacak hiç bilinmez..
Böyleyken böyle efendim.. Shakespeare okuyunuz tabii.. İstediğiniz dilde okuyunuz.. Ne bileyim belki Japonca okursanız daha mutlu olacaksınız:))) Çünkü çeviri yeniden hayat vermektir!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder